Beşiktaş Belediyesi
Cüneyt Arkın Sanatçılar
Parkı
Sanat ve Kültür Konsepti Projesi
İleri bir Toplum için
Yüksek Sanat ve İleri Kültür
Parkı
Hazırlayan:
Mert Yelkencioğlu
22 Temmuz 2024
İleri
bir Toplum için Yüksek Sanat ve Kültür Parkı Projesi
İleri
bir Toplum için Yüksek Sanat ve Kültür Parkı Projesi
Sahne resital
ve park içi gösteriler için, başvuranlarda, değerlendirme ve
programa koymada öncelik:
İstanbuldaki
Konservatuvarlar, Sanat Okulları ve Üniversitelerin Önceliği ve
İş birliği
Sanat ve park
etkinlikleri kurulu
Beşiktaş
Belediyesi Türkiye Sanat ve Kültür Öncülüğü
Beşiktaş
Belediyesi Orkestraları
Türkiyede
Sanat ve Kültür Öncülüğü
Çok Sesli ama
Çağdaş Sessiz Park
Unplugged /
Akustik (Acoustic)
Konser ve
gösterilerin kaydı ve yayını
Performanslar
için Çevreci ve Çevre ile Barışık Sahne Düzenlemesi:
Sahne
Yapımı ve Tasarımı ve Diğer Fakültelerdeki
Öğrencilerle İş birliği
Sahne
Yapım Maliyeti Karşılama
Akustik Kabuk
Sahne (Acoustic Shell)
Kabuk Akustik
Sahne Örnekleri (En basit yapım halinden başlayarak)
1) East Park
Band Shell - Mason City, Iowa,
2) Naumburg
Bandshell Central Park New York
Gürültünün
etkisi, ileri toplumda nasıl karşılandığına ve
medeni toplumun tepkilerine örnek olarak;
4) Naumburg
Bandshell 1900ler de
5) Hatch
Memorial Shell Boston
Park içi
gösteri ve sergi alanları:
Sanat ve
Sanatçılar Sokakta konsepti
Çağdaş
Plastik Sanatları ve Sergiler (Resim, heykel, cam, seramik, kostüm vb):
Resim, heykel
ve seramik sanatçı ve öğrencilerine imkanlar sunulması
Bedri Rahmi
Eyüboğlu Mozaikleri
Eser
Bağışları ve Burslar ve Açık Arttırma:
Sanat, Spor,
Bedensel ve Ruhsal Sağlık Etkinlikleri
Engelliler
için parktan yararlanma imkanları:
Doğa ve
Çevre Bitki ve Hayvanlar Toplumsal Eğitim:
Ses ve
Gürültü Kirliliği ve Çevre Rahatsızlığı Önlenmesi
Sessiz Ses
(Silent Sound) Sistemi
Müzik ve
Performans Ses Duyarlılığı ve Gürültü
Parkın
Geleneksel ve İmza Konserleri ve Gösterileri:
Mevsimlerin
Tarihleri ve Vivaldi Dört Mevsim konçertoları (örnek performans linki
ile)
Resmi
Bayramlarda ve Kutlamalarda parkın konseptine uygun olarak;
Gösteriler ve
Etkinlik Uygulamaları
Vivaldi
Geleneksel Mevsim Konserleri,
Park İçi
genel Kurallar ve Uygulamalar:
Çevre ve
Çevre Kirliliği ve İnsan Sağlığı Etkisi
Şahsi ve
Maddi Çıkar Amaçlı Kullanım uyarısı
Konsept Amaç
ve Kuralları Uygulaması Sürdürülebilirliği
Milli
Kutlamaların ve Coşkunun İlçede Kutlanması
Topluma
Gerçek Hizmet ve Kültürel İlerleme ve Değişim
Çevre
Sakinlerinin Rahatsızlığı ve Şikayetler
Sponsorlara
alternatif projeler
Bu proje,
okyanusta ufacık bir damla, ama Kelebek etkisi yapacağına
inandığım bir değişim projesi
Türkiyedeki
Konservatuvar, Tiyatro ve Bale Üniversiteleri
Konservatuar
müzik bölümü olan üniversiteler:
Tiyatro
Bölümü Olan Üniversiteler
Bale Bölümü
Olan Üniversiteler
İleri bir Toplum
için Yüksek Sanat ve Kültür Parkı Projesi
Proje
Başlıkları
İleri bir
Toplum için Yüksek Sanat ve Kültür Parkı Projesi
Sahne resital ve
park içi gösteriler için, başvuranlarda, değerlendirme ve programa
koymada öncelik:
İstanbuldaki
Konservatuvarlar, Sanat Okulları ve Üniversitelerin Önceliği ve
İş birliği
Sanat ve park
etkinlikleri kurulu
Başvuru
Beşiktaş
Belediyesi Türkiye Sanat ve Kültür Öncülüğü
Beşiktaş
Belediyesi Orkestraları
Türkiyede Sanat ve
Kültür Öncülüğü
Parkın Temel
Konsepti:
Çok Sesli ama
Çağdaş Sessiz Park
Unplugged / Akustik
(Acoustic)
Konser ve
gösterilerin kaydı ve yayını
Performanslar için
Çevreci ve Çevre ile Barışık Sahne Düzenlemesi:
Parkın
Coğrafi özellikleri:
Sahne
Yapımı ve Tasarımı ve Diğer Fakültelerdeki
Öğrencilerle İş birliği
SAHNE TASARIMI
Sahne Yapım
Maliyeti Karşılama
Akustik Kabuk Sahne
(Acoustic Shell)
Kabuk Akustik Sahne
Örnekleri (En basit yapım halinden başlayarak)
1) East Park Band
Shell - Mason City, Iowa,
2) Naumburg Bandshell
Central Park New York
Gürültünün etkisi,
ileri toplumda nasıl karşılandığına ve medeni
toplumun tepkilerine örnek olarak;
3) Naumburg
Bandshell 1925
4) Naumburg
Bandshell 1900ler de
5) Hatch Memorial
Shell Boston
Park içi gösteri ve
sergi alanları:
Sanat ve
Sanatçılar Sokakta konsepti
Çağdaş
Plastik Sanatları ve Sergiler (Resim, heykel, cam, seramik, kostüm vb):
Resim, heykel ve seramik
sanatçı ve öğrencilerine imkanlar sunulması
Bedri Rahmi
Eyüboğlu Mozaikleri
Sergiler
Küratörlük:
Eser
Bağışları ve Burslar ve Açık Arttırma:
Sanat, Spor,
Bedensel ve Ruhsal Sağlık Etkinlikleri
Sanat ve Elişi
Atölyeleri
Yoga ve Pilates
Satranç
Alanları
Park Düzenlemesi
Engelliler için
parktan yararlanma imkanları:
Podcastler
Doğa ve Çevre
Bitki ve Hayvanlar Toplumsal Eğitim:
Ses ve Gürültü
Kirliliği ve Çevre Rahatsızlığı Önlenmesi
Sessiz Ses (Silent Sound)
Sistemi 19
Sessiz Ses
Müzik ve Performans
Ses Duyarlılığı ve Gürültü
Park konseptinin
amacı:
Parkın
Geleneksel ve İmza Konserleri ve Gösterileri:
Mevsimlerin
Tarihleri ve Vivaldi Dört Mevsim konçertoları (örnek performans linki
ile)
Resmi Bayramlarda
ve Kutlamalarda parkın konseptine uygun olarak;
Gösteriler ve
Etkinlik Uygulamaları
Park İçi genel
Kurallar ve Uygulamalar:
Çevre ve Çevre
Kirliliği ve İnsan Sağlığı Etkisi
Şahsi ve Maddi
Çıkar Amaçlı Kullanım uyarısı:
Konsept Amaç ve
Kuralları Uygulaması Sürdürülebilirliği
Çevre Sakinlerinin
Rahatsızlığı ve Şikayetler
Milli
Kutlamaların ve Coşkunun İlçede Kutlanması
Yerel yönetim ve
halkın sesi
Topluma Gerçek
Hizmet ve Kültürel İlerleme ve
Değişim
Sponsorlara
alternatif projeler
Projeye Destek ve
Duyuru: 31
Bu arada,
kişisel not olarak:
Bu proje, okyanusta
ufacık bir damla, ama Kelebek etkisi yapacağına
inandığım bir değişim projesi
Türkiyedeki
Konservatuvar, Tiyatro ve Bale Üniversiteleri
Konservatuar müzik
bölümü olan üniversiteler:
Tiyatro Bölümü Olan
Üniversiteler
Bale Bölümü Olan
Üniversiteler
Web Linkleri
Listesi 38
Bu proje Türkiyede gerek
uygulama, gerek sahne mimari yapısı ve fonksiyonu, işlevi,
içeriği, anlayış ve vizyonu, kısaca konsept olarak, tam
anlamı ile bir ilk olacak.
Hem ülkemizde hem
yurtdışında örnek olacak ve seneler boyu ses getirecek, sessiz
ama sanatlı ve kültürlü bir proje.
Bu park konsepti ile, Akat mahallemizdeki,
bu şehir içindeki ender nefes alınabilen alanlardan olan, yeşil
bir yamaç kenarında çanak şeklinde çok özel coğrafi
yapısı olan, derin ve uzun bir vadiye açılan, adeta inci tanesi gibi
ufak ama güzel doğa parçasını,
Atatürkümüzün Türkiye
Cumhuriyetini ileri, medeni, eğitimli ve kültürlü bir toplum
haline getirme vizyonu doğrultusunda gerçekleştirdiği devrimleri
ve eylemleri ile arzu ettiği toplumsal davranış ve
düşüncede değişim ve gelişimi için,
artık eskisinden çok ihtiyaç
olan,
örnek bir çağdaş sanat, kültür
ve eğitim ve hem de toplumsal medeni davranış ve
anlayış vahası haline getirelim.
Doğaya, çevreye, kuşlara
ve özellikle şimdiye kadar tamamen göz ardı edilen çevrede yaşayanlara
ve yaşam alanlarına saygılı ve düşünceli bir park
olsun.
Gözünüzü kapatıp hayal edin,
Parkta, adeta çiçek kokusu gibi,
doğaya karışan bir müzik sesi,
Duymak için çaba gösterilen,
saygılı ve sessiz dinlemenin ve davranmanın öne
çıktığı,
Sizi bambaşka ve huzur veren bir
dünyanın içine çeken,
Gözünüz kapatıp
dinleyeceğiniz,
dünyaca
sanatsal değeri olan eserlerinin[1] , ve kültürün
ve
toplumsal gelişimin evi olacak,
ve adeta bir Japon Zen bahçesi anlayışı,
huzuru, düzeni, düşünceliliği ve saygısı içinde bir park hayal edin
Sanatın ve kültürün
anlamı kaybedilmeye başlayan ülkemizde Klasik Müzik, Caz
konserlerinin, Operaların, Bale sanatlarının ve gösteri için
bulabildiği ve kullanabildiği yerler adeta yok denecek kadar az. Bunun en büyük sebebi,
halkımızın klasik müziğe ve caza ve diğer yüksek
sanat dallarına erişimi ve etkileşimi neredeyse yok düzeyinde
olmasıdır. Halkın bu evrensel klasik ve ileri müzik
sanatlarına yönelik ilgi düzeyini arttırmak ve aşılamak
için gerekli olan hiçbir ortam ve girişim bulunmamaktadır.
Yıllardır bazı
kesimlerin ideolojik olarak toplumu cahilleştirmek ve düşünce ve
davranışlarını köreltmek ve geri kalmış hale
getirmek için yaptığı söylemler ve eylemler neticesinde ülkemizde
heykel ve resimlerin saldırıp tahrip edildiği, klasik
müziğe gavur işi dediği, baleyi namussuzluk gören, ileri sanata
ve yeteneğe dayalı sanat eserlerini ve gelişmiş medeni
kültürleri dışlayan bir anlayış ve ortam
yaratılmıştır.
Bütün bu olumsuz ortama
rağmen, konservatuarlarımızda, klasik müzik, caz, opera, bale
eğitimi alan, çok yetenekli müzisyenler yetişmektedir.
Fakat, bu sanat dallardaki
öğrenciler, çoğunlukla sadece kendi okullarında, kendi içlerinde
yeteneklerini kısıtlı olarak ya da ancak kendi yeteneklerini
çevrelerinde gösterebiliyorlar.
Sanatçılar
parkımızı, yetenekli öğrencilerimize hem kendi
yeteneklerini gösterebilecekleri ve hem de halkın bu sanat
dallarını izleyebileceği, medeni kültür ve değerleri yaşayabileceği
bir açık hava sanat ve kültür merkezi parkına dönüştürülmesi,
toplumumuzun gelişimine tartışmasız katkıda
bulunacaktır.
Dünyaca tanınan ve saygı
gören yeni Türk müzisyenler yetişsin ve beklidebelki de
ilk halka açık gösterilerini burada yapmış olsunlar.
Yeni dünyaca ünlü Türk viyolonistler,
piyanistler, İdil Biretler, Fazıl
Saylar, Güher Süher
Pekinel kardeşler, Suna Kanlar,
Yeni opera sanatçıları,
sopranolar, tenorlar, Semiha Berksoylar,
Leyla Gencerler, Murat
Karahanlar, Murat Can GüvemMurat Can
Güvemler,
Yeni orkestra şefleri Hikmet
Şimşekler, Gürer Aykallar,
Cemii Can Deliormanlar, Murat Cem Orhanlar
Yeni Türk Beşleri; Cemal
Reşit Reyler, Ahmet
Adnan Saygunlar, Fahir
Atakoğlular
Bale sanatçıları, Meriç Sümenler, Tan
Sağtürkler, Sait Sökmenler
Yeni Caz, Flamenko, Bossa Nova,
Müzisyenleri, İlhan
Erşahinİlhan Erşahinler, Kerem Görsevler, Ferit Odmanlar, Sibel Köseler, Elif
Çağlarlar, Gitarist Ahmet
Kanneciler
yurtdışında olsa da
kalbi ruhu hep Türk olan Karsu
Dönmezler;
ve ismini
sayamadığım ama üzücü şekilde saydıklarımdan dahi
halkımızın büyük çoğunluğu tarafından ne
müzikleri ne de isimleri bilinmeyen sanatçılar.
Semtimizin her yaştan
çocuklarından klasik müzik veya bale gibi dallarda eğitim alanlar,
yeteneklerini kendi ailelerine ve komşularına bu sahnede resital
vererek göstersinler.
İlçemizin, park çevresindeki
mahalleleri olan Akatlar, Etiler, ve Levent mahallelerinde ikamet eden her
yaştan sakinleri ilk önce olmak üzere, diğer Beşiktaş
ilçesi sakinleri, ve daha sonra diğer klasik müzik okuyan İstanbullu
öğrenci ve yeteneklerdir.
Benzer şartlar diğer
ilgili sanat dalları ve aktiviteler için de geçerlidir.
Başvurular, ünlü olmak peşindeki
televizyonda yetenek yarışması adayı veya
fenomen/influencer olma veya ucuz haber üretme amacı olan kişilere
yer verilmemek üzere dikkatle şartname ile değerlendirmelidir.
Bu semt sakinleri öncelikli yararlanma
uygulaması, artık yok olmuş, özellikle hızlı bir nüfus
artışı almış olan bu semtlerde, mahallelilere aidiyet
bilinci ve komşuluk ilişkilerini artırmak için bir imkan sunar.
Klasik müzik ve ilişkili
sanatlar, sadece sanat ve kültürden öte, kişilerin ve toplumların
anlayış, düşünme ve davranış gelişimi ve
medenileşmesini sağlar.
Eğer parkımızda
müzik çalınacaksa ve gösteri yapılacak ise;
Ülkemizden gelecekte bekli de dünyada
ses getirecek klasik müzik ve caz müzisyenleri, kondüktörler, opera sanatçıları,
balerinler ve baletler çıksın, yeteneklerini göstersinler,
ve biz bu parkı onlara
adayalım.
Parkı modern ve ileri sanat,
kültür, anlayış ve yaşamın inkübasyon (kuluçka) merkezi,
vahası haline dönüştürelim.
Sadece okullardaki
öğrencilere değil, sonuçta amaç yaymak, özendirmek ve yeteneği
kutlamak.
Sadece akademik olarak değil,
isterse kişi profesyonel
olarak bu sanatlarla uğraşmasa da, bu yetenek ve ilgisi
hayatının bir köşesindeki bir zenginlik olarak var olsun,
sevdiği bir hobisi olsun.
Medeni ve modern dünyada
olduğu gibi hayatlarını zenginleştirmek isteyen, bir
yetenek kazanmak veya geliştirmek isteyen, piyano çalmayı, keman
çalmayı bilen çocuklar ve gençler ve her yaştan yetenekler,
öğrenmek isteyenler, bir dünya yıldızı ya da müzik
dehası olmayı beklemeden.
Bununla beraber, ayrıca artacak
ilgi ve sağlanan imkan ile, bu dallarda akademik veya geçerli eğitim
görmüş müzisyenlerin ders vererek mesleklerini sürdürebilmelerine ve bu
sanat ve kültürün artmasına ve yaygınlaşmasına katkı
sağlar.
Bu konsept ile sanat dalları
öğrencilerine kendilerine güven sağlamaları, gösteri yapma,
yeteneklerini gösterme imkanı sağlayalım.
Halkımıza da, ülkemizde
kısıtlı mekanlarda ve az sayıda yapılma imkanı
bulan bu sanatlar ile buluşması, tanışması,
deneyimlemesi ve ilgisini arttırma imkanını verelim.
Bu konsept ile, aynı zamanda
toplumda medeni sanat ve kültür ortamı ve anlayışı yeniden
oluşmasını sağlayalım.
Bu sanatlar toplumun kültür, davranış, düşünce,
algı, zekasını geliştiren ve ileri dünya ve medeniyet ile
yakınlaştıran sanatlardır.
Toplumda bu genç, yetenekli ve
eğitimli sanatçıların müziklerine, gösterilerine ve
yeteneklerine sevgi ve istek oluşsun.
Böylece bu sanatçılara kendi sanatlarını gösterme ve
yayma imkanı olsun. Bu ileri
sanatlar ve yetenekli sanatçılar, diğer yaygın ve popüler müzik
ve kültür türlerine karşı ülkemizde varlık gösterebilsinler.
Amaç, sadece klasik müziğe
veya baleye, caza ilgi artması değil;
Medeni ve gelişmiş
toplum ve kültüre uyum sağlayamayan, dinlemeyen, anlayamayan, anlatamayan,
doğru düşünme ve anlamadan yoksun, bencil ve saygısız
toplum ve nesillerin oluşturulmasına engel olmaya yardımcı
olacak bir proje bu.
Bu sanat ve kültür konseptinin
parkımızda olmasının en önemli sebeplerinden biri, çevre
halkının kültür, eğitim ve sanat anlayışı ve
zevki ile de uyumlu olmasıdır. Örneğin, parkın
bitişiğindeki Alkent sitesinde, kendi içinde komşulara klasik
müzik ve caz türevleri mini
konserler düzenlemektedir ve hatta bu
konserlerin müziğin gerçek sesi ve ruhu ile dinlenmesi için ses sistemi
olmadan düzenlenmektedir, ; dinleyenlerin ve
düzenleyenlerin sanata ve çevreye saygısı sonucu sessizlikle olanaklı
olarak.
Toplumun ilerlemesi için gerekli sevgi,
neşe, saygı, kültür, estetik, yaratıcılık, yetenek ve zekayı ancak ileri müzik ve sanat türleri ve beraberindeki
anlayış, kültür ve disiplin ile yaratıp geliştirebilirsiniz,
hoparlörle ve bağırarak değil.
Parkın klasik müzik konsepti
ve eğitimli toplum konseptinde, öncelikle İstanbuldaki
Konservatuvar, Tiyatro ve Bale Üniversiteleri ile iş birliği ile
konser ve gösteri programları yapılacak.
Benzer dallarda MEBna
bağlı özel ve devlet okulları ve MEB Onaylı özel
kurslardaki özel yetenekli öğrencilere, sanat ve park etkinlikleri kurulu
tarafından program dahilinde, parkın müzik ve sanat konseptine uygun
gösteri, örneğin piyano veya keman resitali, imkanı
sağlanabilir. Bu fakülteleri bulunmayan üniversitelerin ilgili dallarda
kurulu öğrenci dernekleri aynı şekilde gösteri için başvuru
yapabilir veya diğer bahsedilen üniversite ve okul öğrencileri ile
ortak çalıma yapabilir.
İstanbuldaki okullara ek
olarak, diğer illerimizden ve yurtdışından okullar
öğrencileri hem kendileri veya İstanbuldaki Üniversite ve okullar
ile ortak gösteriler düzenlenebilir.
Hatta, daha önce, Klasik müzik,
opera, caz seven, öğrenen ve yayılmasına katkıda bulunan Cem
Yılmaz ve Ata
Demirer gibi sanatçılar,
öğrencilerle ortak çalışıp, önceden kesinlikle duyurulmadan,
çok gizli hazırlanarak ve düzenlenerek ve hatta kılık
değiştirip, gelip sürpriz ve çok kısa süren gösteriler
yapsınlar. Bu performansların
bu şekilde olma amacı, kişisel reklamdan uzak, sanata ve amatör
genç sanatçıya destek olan, adeta esprili, gizli, hoş bir sürpriz
gibi olan, o anda bu kişilerin konser içinde olduğunu ya da olacağını
bilmeden orada bulunanlara, böylece halkı arada daha çok ilgi duymaya ve
takip etmeye özendirmek.
Sanat ve park etkinlikleri, park
konseptine klasik müzik, bale, ve opera sanat dalları ve kültür
kavramları çerçevesine sadık kalacak şekilde belirlenir.
Beşiktaş Belediyesi
Kültür Sanat Müdürlüğü bünyesinde, Üniversiteler, Öğrenciler, ve
Çevre Halkı temsil edilecek şekilde organize edilen bir kurul
tarafından etkinlikler programlanır.
Sanatın ve parkın
politik ve kişisel etkilerden bağımsızlığı
göz önünde tutularak, öğrencilerin ve çevre halkının katkı
ve önerileri ile sanat eserleri seçimi ve programı yapılır.
Parkta program dahilinden konser
için, sanatçılar eserlerini çalarken çekilmiş videolarını
ve müzik eğitimi ve geçmişleri hakkındaki bilgileri park
komitesine sunarlar. Müzik Öğretmenleri, öğretim kurumları,
enstrümanlar, eserler, repertuarı sunarlar. İsterlerse, hobileri,
meslek veya gelecekte olmak istedikleri gibi kendileri hakkındaki
bilgileri de paylaşabilirler.
Gönüllü öğrencilerden kurulu,
Beşiktaş Belediyesi Senfoni ve Oda orkestralarının ve caz
orkestrasının temelleri atabilir.
Diğer belediyelerden
ilgilenenlere benzer sanat ve kültür parkı ve ilişkili
organizasyonlar için destek ve bilgi paylaşımı yapılabilir.
Bölgelerinde bu sanat
dallarında eğitim verilmeyen belediye ve okullara destek verilebilir.
Bu belediyelerde tanıtım
konserleri veya tanıtım kursları düzenlenebilir.
·
Gösterilerin klasik müzik, caz, bale ve opera çerçevesinde kalacak
şekilde ve bu kapsamda bestelenmiş ya da uyarlanmış eserler
ve gösterilere adanmış olması,
·
Çağdaş ve modern sanatı ve gerçek
çağdaş toplum kültürü barındırması,
·
Çevreci olması
·
Doğaya ve çevreye katkıda bulunması ve
koruması
·
Düşük enerji tüketimi, düşük karbon ayak izi,
·
Ses kirliliği yaratmaması,
·
Çevrede yaşayanlara saygılı olması ve çağdaş
ve halkçı, gerçek bir yerel yönetim anlayışında öncelikle çevre
insanına duyarlı ve saygılı tasarlanması, uygulanması
ve işletilmesi.
·
Klasik müzik, caz, bale ve opera sanat dallarındaki
gençlere ve çevre sakinlerine müziklerini, sanatlarını ve
yeteneklerini göstermek ve paylaşmak için imkan ve platform sağlanması,
·
Toplumu ileriye taşıyacak gençlere, öğrencilere
ve halka, ileri sanat ve kültür etkinliklerini, çağdaş, saygıya
dayalı bir yaşam ve anlayış ortamı içinde örnek olacak
şekilde sağlanması,
· Ve bu kapsamda,
halkımıza, ancak ülkemizdeki bu alandaki kısıtlı
gösteri ve konser salonlarında yer bulabilen, tanınma ve öğrenme
fırsatı verilmeyen ve ancak imkanı olanların
yurtdışına gittiklerinde sokaklardan, konser salonlarına,
parklardan, halka açık alanlara doya doya yaşayabildiği ileri ve
çağdaş sanat deneyimi ve kültürü yanında çağdaş
yaşam ve sosyal görgüyü ve anlayışı deneyimleme,
yaşama ve öğrenme imkanını sunmak.
Gürültü
çağımızın en büyük problemlerinden biri.
Gürültü aynı zamanda çevre
kirliliği olarak kabul edilen ve insan sağlığını
tehdit eden, birçok psikolojik ve işitme bozukluğuna yol açan bir
problem.
Müziğin cinsi değil,
yaratılan ve yayın yapılan sesin şiddeti,
yayılımı, etkileşim alanı, çevrenin yapısı,
gösteri alanı konumu, çevre ses ve gürültü koşulları ve çevre
nüfus yerleşimi önemli.
Unplugged ya da Akustik konserler,
elektrikli hiçbir müzik enstrümanın (elektro gitar, elektronik
org/synthesizer gibi) çalınmadığı ve hiçbir elektrikli ses
aygıtının (mikrofon ve hoparlör gibi)
kullanılmadığı konser ve gösterilerdir.
Sesine ve yeteneğine güvenen,
sanatçılar tarafından verilen konserlerdir.
Kısacası,
yeteneğine güvenen borazancıbaşı.
Bu kapsamda,
Elektronikleşen dünyada,
hiçbir elektronik müzik enstrümanı ve aleti, ses yükselticisi kullanmadan,
Artan ses kirliliğine ve
gürültüye katkıda bulunmadan.
Kabuk sahne gibi akustik mimari
yapılar ile sesin sadece izleyici kitlesine ulaştığı
sahne ve seyir düzeni tasarımı ile gösterilerin düzenlenmesi.
Gösterilerin video ve ses
kayıtları yapılabilir.
Youtubeda yayınlanabilir ve
ayrıca canlı olarak da yayınlanabilir. Youtube gibi medyadaki yayınlardan
ayrıca gelir elde edilebilir.
Bu proje Akustik Kabuk
seklinde bir gösteri/konser sahnesi ile doğal amfi görevi gören, sesi
çoğaltan ve yansıtan çanak şeklindeki yapısı ile
sadece sahne önündeki dinleyiciler tarafından duyulabilen ve çevreye ses
kirliliği yapmayan bir performans alanı gerçekleştirilebilir.
Parkın coğrafi konumu ve
özellikleri bakımından, yamaç ve çanaksı ve vadisel topografik
yapısından dolayı, doğal bir amfi ve yankı odası
haline getirmektedir.
Bu coğrafi yapı,
elektronik ses düzenleri ile etkinlik alanının
dışında, çevrede yüksek sesin şiddetinin korunmasına
ve devamıma sebep olmaktadır.
Bu topografik yapı, park
konsept projesinde bahsedilen şekilde bir akustik kabuk sahne
yapısı ile elektronik ses düzensiz müzik ve gösteri
kullanımı için ideal hale getirmektedir.
Tepecik Sokak yerleşim ve yol
durumu:
Tepecik Sokak üzerinde ve
çevresinde kentsel dönüşüm nedeni ile artan nüfus ve araç trafiği.
Ve yine kentsel dönüşümden
artan kamyon trafiğinin ve inşaatın kirliliği ve gürültüsü.
Köprü bağlantı yoluna
çıkışı olan Tepecik Yolu üzerinde bu mahalle arası
yolun ve semtin kaldıramayacağı kadar artan köprü araç
trafiği ve yine buna bağlı sorunlar ve gürültü.
Buna ek olarak, artan trafikten
dolayı semt sakinlerinin kendi evlerine ulaşım zorluğu
çekmesi yanında yaşam kalitesinin ve semt içi yol güvenliğinin
azalması.
Bu sanat parkı konseptinin
saygılı ve medeni uygulama ve etkinlik düzenleme
anlayışı ile, çevrede yaşayanları günlerce ve
saatlerce rahatsız eden, evinde yaşanmaz hale getiren ses ve sahne düzeni
ve gürültüsü; semtin zaten kaldırabileceğinden daha yoğun hale
gelmiş trafik ve otopark problemi üzerine günlerce ve saatlerce kilitleyen
yoğunlukta yığılmalar olmasına son verilir.
Bu çok özel ve ülkemizde benzerine
rastlanmayan sahnenin mimari ve akustik tasarımı için üniversitelerimizin
mühendislik, mimarlık ve sahne düzeni bölümleri ve öğrencileri
katkıları, üniversite ve bölümlerin kendi aralarında iş
birliği ve ortaklığı ile parkın konsept ve
hassasiyetleri limitleri içinde gösteri düzenlenmesi ve sahne
hazırlanmasına katkıda bulunmaları sağlanacaktır.
Bu şekilde hem farklı
fakülte, bölüm ve üniversite öğrencilerinin hem iş birliği
yapmayı, çevresel ve kültürel hassasiyetleri ve limitleri göz ününde
bulundurmayı ve bu limitler ve beklentiler dahilinde mühendislik ve
tasarım projeleri geliştirmeyi öğrenmeye yardımcı
olacaktır.
Öğrencilere, kendi
branşları dışında olsa da, sanat ve kültür
anlayış ve etkinliklerine katkıda bulunma ve anlama imkanlarını
sunar.
Bu çok özel konsepte ev
sahipliği yapacak sahnenin yapım masrafları ve malzeme için
katkıda ve bağışta bulunacak ve sponsor olacak birçok
kişi, firma ve kurumların olacağı barizdir.
Ayrıca,
bağışları teşvik amacı ile bağış
yapan kişi ve kurumların adları önere edecek plaket, tuğla
gibi görünen veya yapısal olarak entegre parçalara
yazdırılabilir. Hatta bağış oranlarına
bağlı olarak büyüklük veya konum ile farklılık ve
farkındalık ile teşvik miktarı arttırılabilir.
Akustik kabuk, koro
kabuğu veya bando kabuğu olarak da bilinir, adeta yarım bir
fındık ya da ceviz kabuğu şeklinde, sesi izleyiciye
yansıtmak için tasarlanmış kavisli, sert bir yüzeydir. Kabuklar yaygın olarak orkestralar,
gruplar ve korolar için kullanılır, ayrıca diğer pasif
ses amplifikasyonu gerektiren herhangi bir uygulamada da
kullanılabilirler.
Prefabrik ve hafif Çelik
Konstrüksiyon yapı olarak yapılabilir. Hatta kabuklar, tekerlekler
üzerinde yuvarlanarak veya kaldırılarak çıkarılabilecek
şekilde tasarlanabilir. Kabuklar
genellikle sert malzemelerden yapılır çünkü mümkün olduğunca az
ses emecek şekilde tasarlanmıştır.
Aşağıda
farklı büyüklükte, gerek ufak ve düşük maliyetli ve gerek dünya
çapında senfoni orkestraların dahi performansları için kullandığı
tip sahne mimari yapı, malzeme ve yerleşim örneklerinin resimlerini görebilirsiniz.
Bunlardan Naumburg Bandshell benim yıllardır
zevkle dinlediğim ve seyrettiğim, 119 yıldır dünyanın
en eski halka açık Klasik Müzik konserlerinin verildiği çok tarihsel bir yapıdır (ve binlerce
wattlık ses sistemleri kurulmadan).
Ekteki tarihsel resimlerinde
görüleceği gibi, Naumburg akustik kabuk sahnesi, yüzyıldan fazla
zaman önce inşa edilmiş ve yüzlerce hatta binlerce dinleyiciye
hiçbir elektronik ses düzeneği, hoparlör olmadan konserler verilmiş,
istiridye kabuğu şeklinde bir sahnedir.
Kabuk
sahneler, Sanatçılar parkının yamaçtan oluşan coğrafi
yapısının adeta doğal amfi görevi görmesinin de etkisi ile,
sadece alandaki kişilerin duymasına olanak sağlayacak
şekilde, elektronik aletsiz konser ve gösteriler yapılabilmesine
olanak sağlar.
Kubbemsi ya da silindir
şeklindeki yapılar, sesi içeride hapsedip, koruyan ve hatta birçok
açıdan dinleyiciye yansıtan ve sesi doğal olarak
zenginleştiren yapılardır. (Hamamda şarkı söylemek
bunun bir örneğidir.)
Bu sebeple, yurtdışında
parkta köprü
altı geçitlerde saksafon veya trompet çalan veya şarkı
söyleyen yetenekli sokak
sanatçılarına sık rastlanır
ve birçokları kendi seslerini duyurmak için hiçbir ses
arttırıcı sisteme, amfi veya hoparlöre ihtiyaç duymazlar.
Yukarıdaki 2. resimdeki,
dünyanın en tanınmış, en yoğun turist trafiği
olan, ve dünyanın en yoğun şehir içi yerel kullanımı
olan parkı olan NY Manhattandaki Central Parktaki Naumburg sahnesindeki konserler sırasında helikopter uçuşlarına
kısıtlama getirilmesi için halk
imza toplayıp harekete geçti. Bunun
sonucunda, Central Parkın üzerindeki turistik helikopter turlarına
kısıtlama getirilecek sadece konser için değil bu devasa parkta
uzanıp dinlenmeye çalışan, sakin bir yürüyüş yapmak
isteyenler için de sessiz ve sakin bir ortam yaratmak için. Kısaca, müziğin sesi
açılmıyor, tam tersi, çevredeki gürültünün dahi azaltılmasına
çalışılıyor hem çevre sakinleri ve hem de halkın
parktan işlevinin gerektirdiği şekilde yararlanabilmesi için.
By Garrett A. Wollman. - From The Archives @ BostonRadio.org
Parkın arazisinin
yapısı birçok farklı ve eğlenceli sergileme patikalar ve
mini gösteri alanları sunulmasına imkan verecek şekildedir.
Öğrenciler isterlerse gönüllü
olarak, başvurarak, gün içlerinde diğer programlar ve konsepte uygun müzik
veya gösteri yapabilirler.
Bu gösteriler sırasında
birbirlerini ses, görüntü veya kullanım olarak bozmayacak, engellemeyecek ve
bölgesel yoğunluk ve ses kirliliği yaratmayacak, çevreyi
rahatsız etmeyecek şekilde, gerekirse gün içinde aynı anda vadi
yürüyüş alanı içinde farklı bölgelerde, performans verilebilir.
Sesli performanslarda amaç yüksek
sesle çevreye duyurmak değil, sadece kısıtlı bir bölgede
belli bir izleyiciye sunmak ve sesi sadece bu alanda dinleyenlerin
duyacağı şekilde olmalıdır.
Not: Müziği dinlemenin ve
duymanın en doğru yolu, dinlemek ve sessiz ve saygılı
olmaktır. Ayrıca, ilgilenenler ve daha iyi duymak isteyenler önceden
gelip, önlerde, sahneye yakın yer alabilirler; hiç kimseye öncelik veya
özellik olmadan.
Açık havada piyano çalınabilmesi için parka piyano yerleştirilmesi
(Hava şartlarına göre korunağa taşınabilir
şekilde).
Hem önceden programlı olarak
çalmak isteyen müzisyen ve öğrencilere, hem halka açık olarak yoldan
geçerken uğrayan piyano çalmasını bilenlere, hem de hayatında
piyano görmemiş, tuşlarına dokunmamış insanlara ve
çocuklara erişilebilir olsun.
Ayrıca, vadi yürüyüş
yolunda sanatçıların solo müzik performansı için ufak akustik
kabuklar veya köprü/kemer benzeri yapılar yapılabilir.
Park içinde resim ve heykel
öğrencilerinin çalışması için şövale standı veya
benzer aletler bulundurulması ve çalışma alanların düzenlenmesi.
Levent Mahallesi, sanata ve
kültüre kuruluşundan beri ev sahipliği yapmıştır.
Levent Mahallesi, çağdaş
şehircilik ve toplum anlayışı ile 1940larda tasarlanamaya
başlamıştı. 4.
Levent mahallesi, Mimar eli değmedikçe resim bir göçebe hayat
yaşamaya, daha doğrusu yaşamadan diri diri gömülmeye; yahut da
loş müze salonlarında uykuya dalmaya mahkumdur diyen Bedri Rahmi
Eyüboğlunun Mozaiklerine ev sahipliği yapmaktadır.
Ama üzücü şekilde, Türk
sanatının en değerli sanatçılarımızdan olan Bedri
Rahmi Eyüboğlunun çok değerli sanat eserlerinden olan bu mozaiklerin
bir kısmı bu binalarda cahilce, saygısızca ve kanunsuzca yapılan
tadilatlar sonucunda tahrip edilmiş veya
çalınmışlardır veya
bakımsızlıktan dökülmüşlerdir.
Park alanı ve çevresi
aynı anlayışla sanatsal değere ve zevke sahip eserler ile
daha fazla açık hava müzesi haline getirilebilir.
Müzik ve bale gösterilerine ek
olarak, bu üniversitelerimizdeki plastik sanatlar öğrencilerinin dönemsel
olarak heykel ve resimlerini sergileyebilecekleri, hem kendi yeteneklerini
topluma gösterebilecekleri ve hem de topluma sanat sevgisi ve
anlayışı kazandıracak bir alan oluşturalım.
Resim ve benzeri dış
etmenlerden bozulabilecek sanat eserleri için korunaklı/vitrinli billboard
veya mini kulübe veya kiosklar kullanılabilir.
Bu genç sanatçıların
özel sanat galerilerinde yeterli yer bulmadığı olabiliyor veya
kişilere galeri sahip ve küratörlerinin kişisel yakınlık
veya zevkine ve tarzına bağlı olarak yer bulabiliyorlar.
Sergiler ile yeni yetenekleri hem
halka tanıtmak hem gerekirse satın almaları için imkanlar
yaratmaya olanak sağlanabilir ve belediyeye ek gelir de elde edilebilir.
Sanatın ve parkın
politik ve kişisel etkilerden bağımsızlığı
için ve olası ön yargı ve kayırmacılığı
önlemek için, Üniversitelerin yönetimlerinin ve akademik yönetimlerin direk
etki ve yaptırımı olmadan sadece tavsiyeleri üzerinden, öğrencilerin
ve çevre halkının katkı ve önerileri ile sanat eserleri seçimine
/ küratörlüğü yapılması katılımcılık açısından
da yararlı olacaktır.
Sanatçıların belediyeye
bağışladıkları eserler online açık arttırma
satışı gerçekleştirip, satış geliri eser
sahiplerinin istedikleri belirli hayır kurumlarına, okullarında
burslara veya belediye hizmetlerine (örneğin sokak hayvanları
kısırlaştırma veya yaşlılara yemek)
kullanılabilir.
Öncelikli olarak çevre sakinlerine
açık olmak üzere;
Seramik, resim ve heykel kurs ve
atölyeleri düzenlenmesi.
İkebana gibi hem sanat ve hem
ruhsal dinginlik, doğaya saygı, estetik, disiplin
anlayışlarını arttırma ve
yaratıcılığı geliştirme amaçlı olan sanat ve
elişi atölyeleri düzenlenmesi.
Bedensel sağlık ve
kişisel gelişim ve farkındalık amaçlı, Yoga ve Pilates
etkinlikleri düzenlenmesi (bağırmadan ve ses yayınsın
olarak).
12 yaşında
Büyükusta/Grandmaster (GM) unvanı alan satranç sporcusu Yağız Kaan Erdoğmuş, dünyanın en iyileri arasına girmesi Türkiyemiz
için gurur kaynağıdır. Satrançta, bilim dallarında ve
sanatta çalışmalar gibi gençlere örnek olmalıdır en
önemlisi desteklenmeli ve özendirmelidir.
Konseptin, toplumun kültür, zihin
ve sosyal gelişimine katkıda bulunma amacına uygun olarak;
Park içinde satranç alanları
ve masaları düzenleyip (piknik masası olarak kullanılmamak
üzere) ve satranç takımları kullanıma ödünç verilebilir.
Parkın engebeli ve tepe
kenarında olmasına karşın engelliler için daha fazla uyun
hale getirmeye çalışabiliriz.
Tekerlekli sandalyedeki ve
ayrıca yaşlı veya yürüme güçlüğü çeken
vatandaşlarımız için mümkün olduğunca çevrede hareket
imkanı sağlayacak yol, düşük eğimli rampalar.
Görme özürlü
vatandaşlarımız için özel Uyarıcı Yüzeyli yürüyüş
alanı ve Braille alfabesi ile yazılı tanıtımlar.
Duyma özürlü
vatandaşlarımız için yazılı özel etkinlik ve eser
tanıtımları. Bunları en iyi ve doğru şekilde
tasarlamak ve uygulamak için ilgili kurumlardan destek alınabilir.
Cep telefonlarında
aplikasyonlar veya podcast kanalı ile parktaki plastik sanat eserlerini ve
sanatçıları sesli olarak tanıtan ve etkinlikleri
dinleyebilecekleri sesli ve görsel medya yayınları yapılabilir.
Böylece aynı zamanda gelemeyen veya uzakta oturanlarda etkinlikleri
dinleyebilir. (Sesli ve görsel yayınlarda Telif Hakları halka ait/
kamuya açık (Public Domain) veya anonim eserler ile sınırlı
olarak. Kayıt hakları ihlali yapmadan)
Parkımızın içinde
kirpi ve kaplumbağa gibi İstanbulda şehir içinde rastlanmayan
hayvanlar doğal ortamlarında bulunmaktadır.
Bu vadinin çok güzel bir kuş
çeşitliliği ve nüfusu bulunmaktadır.
Yazın kırlangıç
sürülerini görebilirsiniz, Sığırcık sürüleri dansları
izleyebilir ve onların seslerini duyabilirsiniz
Hatta duyduğum kadarı
ile bülbüller dahi bulunmaktadır.
Ve tatbiki saksağan,
kumrular, güvercinler, kargalar ve martılar,
Sonradan İstanbula renk
veren yeşil papağanlar.
Eskiden parkta yazın
ateş böcekleri ve kelebekler bulunurken artık pek görünmüyorlar.
Parkın hayvanlarına ve
çevreye duyarlı, doğal ortamı da koruyarak ve bu bilinci
proaktif şekilde topluma verecek şekilde uygulama ve park düzenleme
yapmak önemlidir.
Yapay gölet, pınar ve hatta
şelale ile doğal alan güzelleştirilebilir ve doğal yaşam
desteklenebilir.
Park ve çevresindeki bitki, hayvan
ve böcek çeşitlerinin yine üniversitelerin ilgili bölümlerinden destek ile
bir çalışması yapılıp, hem miniklere ve hem bireylere
tanıtacak tabela ve vitrin teşhir düzenlemesi yapılabilir.
Zararlı ve istilacı
böcek türleri (Kahverengi kokarca böceği) çalışması da yapılıp
bu konuda çevre halkı, belediye ve ilgili kurumlara bilgi verilebilir ve bu
zararlılarla savaşılabilir.
Çevre, bitki ve hayvanları
tanıtıcı tabela ve teşhir ile toplumun ve miniklerin
doğa bilinci, hassasiyeti ve sevgisi verilebilir.
Toplumun, üzerine basıp
geçtiğimiz sıradan bir ota bile değer verilip
tanıtılması çok değerlidir.
Toplumumuzda küçük çocuklara
olduğu kadar özellikle yetişkinlere, çevreye çöp atmamayı,
bitkileri koparmamayı ve bitkilere, hayvanlara ve çevreye zarar vermemeyi,
hayvanları korkutmamayı, başkalarına karşı
saygılı ve düşünceli olmayı öğretmek ve
hatırlatmak toplumumuzun kültür ve bilinç gelişimi için çok önemlidir.
Film vs. gibi ses
yayını gerektiren gösterilerin düzenlemesi
Film sanatı gösterimleri
parkın sakinlik, saygı ve sese duyarlı konseptine uygun olacak
şekilde kulaklıklar ile yapılabilir.
Bu sistem çevreye sesin
yayılmasını önlemek yanında, esas katkısı
izleyicilerin çevresel gürültüden etkilenmeden ve farklı ses
yüksekliği tercihleri, işitme bozukluğu veya farklı
dillerde ses dinleme imkanını olanağını sunar.
Ülkemizde bilinmeyen ama
yurtdışında yaygın olarak yapılan, çevreyi
rahatsız etmeden kulaklıklar ile yapılan sesli gösteri
organizasyonlarıdır. Açık havada yerleşim içlerinde
yapılan toplu danslarda ve müzik etkinliklerde sıkça
kullanıldığı için Silent Disco veya Silent Party olarak
bilinir. Aynı zamanda, açık havada yerleşim içlerinde
yapılan sinema veya tiyatro gibi gösterilerinde yaygın olarak
kullanılır.
Aynı anda yüzlerce
kişiye yayın yapılabilir. Kulaklardan, birden çok kanaldan
yayın ile, her dinleyicinin isteğine göre seçebileceği müzik
veya dil seçenekleri sunulabilmektedir.
Bu ekipmanlar, firmalardan direkt
olarak ya da sponsorlukla kiralanabilir ya da satın alınabilir. Yerli ve yabancı teknoloji
şirketleri ürünlerini ve hizmetlerini tanıtmak için seve seve destek
olacaklardır.
Davul ve bateri gibi
vurmalı/perküsyon veya ses düzeyi yüksek trompet gibi üflemeli
çalgılar ve bazı diğer çalgıların, çevre sakinlerine
ve park konseptine duyarlı olacak şekilde sesi/şiddetti
düşük çalınması.
Ek olarak, davul ve bateri tipi
enstrümanlar arkasında ses bariyeri ile performans yapılması.
Ses bariyeri: Sesi belli bir noktaya odaklamak ve etrafa
yayılmasını önlemek amacı ile, portatif, akordeon şeklinde
katlanır veya monte edilir düzeneklerdir.
Bu düzenekler, kolayca ve ucuz şekilde, kalın pleksi levha,
tahta veya alçı panel gibi malzemeler kullanılarak yapılabilir.
Gittikçe
saygısızlaşan, yozlaşan, saldırganlaşan ve
tutuculaşan toplumda nefes alamayan, ruhu boğulan, güzellik, zarafet
ve kültür arayan insanlara,
Gittikçe
kültürsüzleştirilmeye, zevksizleştirilmeye çalışılan
ve adeta kültürsüzlükle kirlenen toplumumuza ve gençlere aydınlığa,
medeniyete, kültüre ve güzel bir geleceğe bakabileceği bir pencere ve
yürüyeceği yeni bir kapı açalım.
Ancak, yurtdışına
çıkma ve farklı kültürleri görme ve deneyimleme imkanı olanlar,
bu proje konsepti ile yaratılmayı amaçlanan, sanat, kültür, yaşam ve anlayışını, benzeri ortam ve deneyimleri yaşayabiliyorlar.
Kendini kişisel, kültürel ve
uluslararası anlayış, davranış ve düşünce olarak geliştirmek
ve daha farklı ve rafine kültürleri tadabilmek isteyen
insanlarımız çoğunlukla ve rahatlıkla
yurtdışında bunu gerçekleştirebiliyor.
Hatta, daha önce bunları
deneyimleyip göreme şansı bulmayanlar, yurtdışına
gitseler bile tam olarak sanat ve kültür kavramlarını
anlayamıyorlar. İleri toplumlarla kültürel ve davranışsal
uyum ve algı bağı sağlayamıyorlar.
Amaç, bu imkanlara sahip olmayan
gençlere ve toplumun her kesimine, bir sanat, kültür, yaşam yanında adeta
medeni anlayış ve davranış deneyimi parkı haline
getirmek.
İnsanlara sanat, kültür
konsept ve anlayışı ile işletilen ve seçilen ve atanan
yönetimlerden bağımsız aynı konsept ve anlayış
ile bozulmadan sürdürülebilen,
İnsanlarınıza sadece
yurtdışında yaşayabileceği değil güzel
mahallemizde, mahalle sakinlerine ve semte yaraşır, medeni ve rafine
bir ortam sağlayabilmek
ve hatta gururla, yurtiçi ve
yurtdışı ziyaretçilerin geleceği bir sanat ve kültür
parkı yaratmak.
Gelin, sanatçılar parkını ucuz eğlence gece
kulübü, televizyon odası, propaganda alanı olmak yerine, gerçek
anlamda toplumu geliştirmek için sanat ve kültür parkı haline
dönüştürelim.
Her sene 4 mevsimin (Bahar, Yaz,
Sonbahar ve Kış), belirli günlerinde, örneğin mevsim
başlarındaki ayın ilk Pazar günlerinde, Vivaldi 4 Mevsim
eserinden, o mevsim için olan konçertosu çalınması ve bu geleneksel
olarak her mevsim ve her sene aynı zamanda yapılması
İlkbahar, 21 Mart-21 Haziran - Vivaldi Four Seasons: Spring (La
Primavera)Vivaldi Four Seasons: Spring (La Primavera)
Yaz, 22 Haziran-22 Eylül - Mari Samuelsen: Vivaldi -
"Summer" from Four SeasonsMari Samuelsen: Vivaldi -
"Summer" from Four Seasons
Güz, 23 Eylül-21 Aralık - Antonio
Vivaldi - Four Seasons *Autumn* - Frederieke Saeijs
Kış, 22 Aralık-20
Mart Vivaldi's The
Four Seasons (Le Quattro Stagioni) Chloe Chua 11 years oldVivaldi's The
Four Seasons (Le Quattro Stagioni) Chloe Chua 11 yaşında
Türk bestecilerin, Adnan Saygunun
Fazıl Sayın ve diğerlerinin ve genç yeteneklerin eserleri
çalınsın.
Atatürkün en sevdiği ve dans
ettiği valsler çalınsın.
Mozartin
Rondo alla Turca ya da Beethovenin
Türk Marşı, Dave
Brubeckin Rondo à la Türk eserleri
çalınsın.
Cemal
Reşit Reyin - Sarı Zeybek
çalsın (Atatürkü anmak için, Cemal Reşit Reyin eseri Sarı
Zeybek türküsünün Piyano eşliğinde Opera ve Bale ile beraber Istanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçılarının performansını
linkten izleyin).
İzmirde 2019 yılında
10 Kasımda, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürkümüzün ileri sanat
sevgisi ve kültürü ile sevdiği eserlerden Tosca operasından E lucevan le stelle adlı aryayı çalan Atatürkün orkestrasının
başkemancısı Enver Kapelmanin kemanı
ile tekrar hatırasına çalınarak hayat buldu.
Atatürkümüzün
bizim için arzuladığı ileri toplum olma yolunda olmanın,
hayatını kutlamanın, saygı ile anmanın en güzel
örneği bir etkinlikti.
Benzer
şekilde, Cumhuriyetin 100. yılı şerefine, 2023 yılında,
İtalyanın başkenti Romanın en önemli konser
salonlarından Auditorium Parco della Musicadaki konserde ünlü Türk
şef Tolga Atalay Ün yönetiminde Roma Senfoni Orkestrası
eşliğinde, tenor Murat Karahan ve İtalyan Soprano Maria Tomassi yer aldı. Murat Karahan, Gazi Mustafa Kemal
Atatürkün en sevdiği arya olarak bilinen İtalyan besteci Giacomo
Puccininin Tosca operasından E lucevan le Stelle aryası başta
olmak üzere Aşık Veyselden Uzun İnce Bir Yoldayıma kadar
geniş bir repertuvarda dinleyenlere solo performansıyla müzik
ziyafeti sundu. (Konserin haberi)
İşte, parkımızda gerçekleştirebileceğimiz, mahallemize,
semtimize, yaraşan, ihtiyacı olan ve özlenen gerçek sanat ve kültür
etkinlikleri ve anlayış bunlardır.
Sonbahar ve Kışın
hava çok rüzgar, yağmur, veya fırtına olmadıktan veya sonra
ertelenmeyecek.
Konserler kışın
hafif kar yağışı altında bile yapılabilir; çok
daha soğuk ve kış şartları olan ülkelerdeki
kış etkinliklerinde olduğu gibi.
Müzisyenler için alevsiz ve
açıkta rezistansı olmayan fanlı ısıtıcılar
kullanımı ile üşümemeleri, kuru kalmaları ve
enstrümanlarının zarar görmemesinin sağlanması.
Soğuk havalarda konsere gelen
sanatseverlere, belediye tarafından sıcak çay hatta çorba ikram
edilebilir (Çevreye duyarlı Kağıt bardak ve kaselerde (Çevre [1]).
Sıcak havalarda
yerleştirilecek soğuk su sebilleri ile sanat severlere
yanlarında getirecekleri su mataralarını doldurmaları için
imkan verilir ve bu alışkanlık ve bilinç
kazandırılmaya çalışılır.
Bu sayede, halkın hem
asırlar sürecek önemli çevre kirliliğine ve zararına sebep olan,
hem milli servete ciddi zarar veren ve hem de suya geçen ve hem insan
sağlığına zararlı (Çevre [2] , [3] , [4] ) plastik şişede su alma
alışkanlığından vazgeçmesi için yardımcı
olunacak (Çevre [5][5]).
Toplumun bir zamandır
unutulan değerleri ve bozulan davranışları göz önünde
bulunarak,
Sanatçılara ve diğer vatandaş
ve sanatseverlere saygı göstermeleri ve bu kapsamda misafirlere:
1. Gösteri ve konserlerde ve
halka açık kamu alanlarında sigara yasağı
hatırlatılacak ve parkta gerekli işaretlemeler bulunacak:
Kanunlarda (Çevre [6]) belirtildiği şekilde park genelinde sigara, puro,
elektronik sigara kullanımı yasağı kesinlikle uygulanacak;
Park, kafe ve diğer
belediye çalışanları dahil (Gerekirse bırakmaları için
destek sunulabilir).
Sigara içmeyen
vatandaşların, açık havadan ve temiz havadan yararlanama
imkanı kalmamıştır. Sigara içenler açık hava
alanlarını saygısız, haksız ve kanunsuz şekilde
işgal edip, kirli ve zehirli dumanlarını sigara içmeyen,
rahatsızlığı olan, çocuk, yaşlı, hasta herkesi
pasif içici durumuna düşürmekte ve sağlıklarını tehdit
etmektedir ve çevreyi kirletmektelerdir.
Açıkhavadan
yaralanmak, oksijen almak, temiz hava solumak bir haktır.
Ama, kendi zehir solurken,
temiz havadan hak iddia etmek ve başkalarını da bu pis ve
zehirli dumana mahkum etmek, rahatsız etmek ne haktır ne de
özgürlüktür.
Belediye olarak sigara
yasağını en ciddi ve yaptırıcı şekilde
uygulamak toplum sağlığı ve yaşam kalitesi için en
önemli görevlerindendir.
Park içinde, bu ürünlerin
kullanımının kullanılmaması, görülmesi halinde
söndürülmesi ve gerekirse park dışına çıkılarak
tüketmesi için uyarı, aksi halde ceza ve yaptırım uygulanması
önemlidir.
2. Misafirlerin gösteri
sırasında konser alanında ve civarında sessiz olmaları
ve telefonlarını sessize almaları hatırlatılacak ve
uyarı tabelaları bulunmalıdır.
3. Küçük çocuk ailelerine
çocuklarının ağlaması veya sıkılması ve
ortada koşmak istemesi halinde, diğer park misafirleri
vatandaşlar ve sanatseverlere saygı nedeni konser alanından
uzaklaşmaları gerekebileceği önceden alan girişinde ve
içeride hatırlatılacak, olası bir durumda çıkısı
veya rahat bulması ve anne ve çocuğun güvenli şekilde alandan
dışarı çıkabilmesi için refakat teklif edilecek.
4. Ayrıca, köpek
sahiplerine de köpeklerinin havlamaları, tasmasız olması, huysuzluk
yapmaları veya diğer misafirlere rahatsızlık vermeleri
halinde, konser alanından uzaklaşmaları gerektiği önceden
hatırlatılacak ve böyle durum olması halinde kendilerine
uzaklaşmaları rica edilecek.
5. Tasmasız hayvan
dolaşımı engellenmelidir. Hayvanlardan korkan, alerjisi olan,
başka sebeplerden çekinen insanlar olabiliyor. Ya da uslu ve tasmalı
veya küçük hayvanı olan hayvan sahipleri olabiliyor.
Hayvanlarının
oyun diye bile olsa insanları veya sıkça rastlanan, diğer
köpekleri kovalama, ısırma, atlama, tırmalaması bu kişiler
ve diğer hayvanlarda travma yaratabiliyor ve sağlık problemi ve
fiziki zarar verebiliyor.
6. Ayrıca tasmasız
dolaştırılan hayvanların sahiplerinin görmediği zaman
ve yerlerde dışkı yapmalarına ve temizlenmemesine yol
açıp hem çevre kirliliği hem de sağlık problemine yol açabiliyor.
Ben görürüm, ben
görüyorum, ve en çok söylenen benim köpeğim yapmaz şeklindeki
savunma ve bahanelerin geçerliliği yoktur, gerekirse kanunlarda
belirtildiği tasmasız dolaştırmalarda kanunlarda
gerektirdiği gibi ceza yazılmalıdır.
7.
Yaya yollarında tekerlekli veya motorlu her türlü araç,
aparat, oyuncak araç, bisiklet, kaykay dahil kullanımı veya binilmesi
yasaklanması gereklidir.
8. Miniklere hatta
yetişkinlere bitkileri koparmamaları, kedi ve köpekleri
kovalamamaları, kuşlara taş atmamalarını
hatırlatan uyarıların bulunması ve park görevlilerinin
hatırlatma ve gerekirse yaptırımı.
9. Park çalışan ve görevlilerin,
park kuralları, uygulamalar, kanunlar, yetki ve görevleri hakkında
eğitimi ve periyodik eğitimleri yapılmalıdır.
10. Şikayet, öneri ve
diğer geri bildirimlerin yazılı olarak raporlanması ve
değerlendirilmesi.
[4] Plastik
ve köpükten üretilen malzemeler
ülkemizde kalıcı çevre kirliğine sebep olmaktadır.
Sebillerin ille de soğutması
veya ısıtması gerekmez. Su çeşmelerinde gerekmedikçe,
şebeke suyu analizlerde sağlıklı olduğu müddetçe, Reverse
osmosis veya UV gibi sistemlere bile ihtiyaç yoktur. Filtreli su sistemlerde
filtrelerin düzeni bakım ve değişimi
yapılmalıdır.
Bu arada, böyle bir konseptin
çekeceği ilgi ve yaratacağı sanat ve kültür kalitesi sebebi ile:
Parktaki müzik, tiyatro ve sahne
ve diğer gösterilerinin ve etkinliklerin, kendilerini öne çıkartmak
ve gündem yaratmak isteyebilecek diziciler vs. gibi ünlü kişilerin ve
bazı kurumların bu amaçlarına alet edilmemesine dikkat etmek,
çitayı yüksek tutmak ve konsept prensiplerini korumak önemlidir.
Öğrenci sanatçı ve çevre
ve semt halkı kavramlarını ve önceliğini benimsemek,
anlamak ve uygulamak.
Ülkemizde çocuklar gençler fenomen
olmaya, dizici olmaya, sıradan müzisyen olmaya özenmesin, gerçek ve ileri sanatı
ve kültürü öğrensin,
Atatürkün nasıl asırlar ötesinden asırlar ötesine gidecek
bir vizyon ve kültürle, halkımızı medeni ve gelişmiş
toplumlar seviyesine getirme çabası içinde biz bir devrim hareketi
başlattık diyerek, bir Türk operası yazılması emri
verdiğini ve 27 yaşındaki Ahmet Adnan Saygunnun bu teklifi kabul edip Özsoy
Operasını yazdığını öğrensin,
Atatürkümüzün Nasıl
Vals ve Tango sevdiğini ve dans ettiğini
öğrensin ve bu müzikleri ve gösterileri ve gelişmiş kültür ve
sanat anlayışını deneyimlesin.
Beethoveni duysun, Adnan Saygununu
duysun
Keman, piyano, saksafon gibi müzik
enstrümanı çalmaya özensin,
Bale yapmak istesin,
Bunların hiçbirini yapmasa
bile duysun, görmüş olsun.
Belki, daha sonra bir daha izlemek
ve dinlemek istesin.
Ama en azından, gelişmiş
kültür ve anlayışı yaşamış ve öğrenmiş
olsun.
Bu sanatların toplumda hakkettiği
saygı ve ilgiyi görmesi, toplumun zihinsel, duygusal ve davranışsal
olarak ileri götüren, yeteneklerini ve zevklerini geliştiren sanatlar
haline gelmesi önemlidir.
Bu bahsedilenlerden alınacak
gücenecek olanlar ya gerçek sanatçı olmayanlar ya sanat anlayış
ve kültürü yeteri kadar gelişmemiş olmalardır.
Dünya genelinde sosyal medya ve
televizyon ile bir virüs gibi yayılan sanattan, davranışlara,
düşünceye, eğitime kalitesizlik ve ucuzluk, kültürsüzlük ve
yüzeysellik ülkemizde ileri ülkelerden çok daha derin erozyona ve
yozlaşmaya yol açmaktadır.
Bunun için bazı kesimler
tarafından bu durum, aynı medya araçları ile dinsel fanatiklik
ile beraber cahillik ve sürü mantalitesi yaratmak için körüklenmektedir. Adeta raydan çıkmış tren gibi
olan toplumsal çöküntünün tekerlerini yağlamamak, bu yangına benzin
dökmemek lazımdır.
Türkiyede yapılamaz denerek
yapılmayan, uygulanmayan birçok şeyin sebebi toplumun alt
yapısını hazırlamamak, tarlayı sürmemek,
tohumları ekmemek ve filizlere su vermemektir.
Bu rafine sanatlarla ve kültürle birlikte
gelen saygı, disiplin ile birlikte medeni davranışları,
bilinci ve düşünebilme kabiliyetini ve evrensel birey olmayı da
öğretecek;
Köy enstitüleri felsefinde,
Cumhuriyet'in Aydınlanma Çağında olduğu gibi yeni bir
aydınlanmaya ve yıllardan beri zihni ve düşüncesi köreltilmiş,
geriletilmiş, çağdaş, modern ve ileri toplum davranış
ve kültürlerinden uzaklaştırılmış bir toplum
oluşturmaya karşı bir konsepttir bu.
Bu amaçla burada tanımlanan
ses düzeni, gürültü, çevre, çağdaş sanat, klasik bati ve caz
müziği gibi kavramların korunması ve sadık
kalınması çok önemlidir.
Parkın klasik müzik ve rafine
sanat ve kültür konseptine sadık şekilde uygulanmasını ve ödün
vermeden uygulama disiplin ve temel en önemli şarttır.
Hem şu andaki yönetim ve hem
sonraki yönetimler ve yöneticiler tarafından uygulama, kapsam,
anlayış ve konsept olarak sadık kalınmasını
sağlamak ve örnek olmak çok önemlidir.
Konseptten, prensiplerden, ve
uygulamadan en ufak bir sapma ve delinme, hem parkın kültür ve sanat konseptinin
kısa zamanla bozulmasına sebep olacaktır.
En önemlisi, tekrar kültürsüzlük,
saygısızlık ve gürültünün, şu andaki gibi, önü
alınamaz hale gelip, şu anda uygulanan şekli ile, çevre ve park
çevresinde yaşayan vatandaşlara yıllardır artarak verilen
rahatsızlığının tekrar başlaması demektir.
Bu coşku ve kutlamaların
ilçe içinde genele yayılması için Kadıköy belediyesi ve
diğer birçok belediyelerde olduğu gibi fener alayı ve gezer
bando ile yapılması daha katılımcı olacaktır
ve uzun süreli hiçbir sokak ve mahalleyi rahatsız etmeyecektir.
Şekilcilikten,
zorlayıcılıktan, rahatsız edicilikten ve popülist gösteri
ve gösterişten uzak olacaktır.
Belediye Başkanımız
Sayın Rıza Akpolatın, sahnede kendini göstermek veya politik
şov gibi bir ihtiyacı veya talebi olduğunu sanmıyorum;
Hele bu şu andaki gibi çevre
halkına rahatsızlık veren şekilde bir ses düzeni ve gürültü
ile yapılacaksa ve şu andaki gibi esasında topluma hiçbir
sanatsal, kültürel, medeni davranış ve anlayışsal katma-değeri
yoksa.
İlle de sahne ve ses sistemi
isteniyorsa, Sanatçılar Parkında dayatmak yerine, Cemil Topuzlu
Parkı veya Yeni Leventteki Sporcular parkları da, eğer buradaki
çevre sakinlerini rahatsız etmiyorsa, bu tür yüksek sesli gösteriler
yapılabilir. Bu anlamda, Cemil Topuzlu Parkı zaten çevresinde
yerleşim yeri olmayan bir tarafı koruluk bir tarafı deniz,
düzayak ve çok daha büyük olan uygun bir park.
Eskişehir Büyükşehir
Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşenin bütün yapılamaz
veya toplumda karşılığı olmaz denilmesine rağmen
Avrupadaki Porsuk Çayı üzerinde adeta Amsterdam veya Paristeki
gibi çevre ve kullanım düzenlemesi ile ülkemizdeki eşi bulunmayan bir
ortam yaratmıştır, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı ve
Kent Park aynı şekilde Türkiyede eşi bulunmayan örnek
eserlerdir ve bir vizyon sonucudur.
Yaptıkları eserler ve
vizyonu ile bir şehrin sadece görünüşünü değil, kültürünü de
güzelleştirmiş ve geliştirmiştir.
Bu toplumsal gelişim,
diğer futbol kulüplerinden farklı olarak tezahürat ve kutlama yapan,
Eskişehirspor tribünlerinin efsanesi, kuruluş amacı tribünlerde
küfür ve saldırganlığı önlemek olan gönüllülerden
oluşan, Bando Es Es ile
bile görülebilir. Bu gönüllü taraftar
bandosundan 6 yaşından beri yetişen ve
konservatuara giren üç öğrencinin hikayesi bile bazen ufak ve tahmin
etmediğimiz bir dokunuşun insanların ufuklarını nasıl açtığının, hayatlarını değiştirdiğinin hikayesi ilham
vericidir.
Halkımızın ve
toplumumuzun kültürümüzü, değer yargılarımızı ve
algılarımızı yozlaştırıcı melankoli, şiddet, kabadayılık, mazlumluk,
güce ve paraya tapma ve özenme, feodal yapıyı, cahilliği yayan
dizi, program ve müziklerden farklı, bunların etkisinden
kaçabileceği, bu tamamen kültürsüz ve sanattan uzak etkilerden
uzaklaştırıp, arındıracak ve eğitecek ortam ve
etkinlikler sunmak gerçek halkçılık, milletçilik, devletçiliktir ve
gerçek hizmettir.
Parkta şu andaki kurulu
sahneye benzer sahne ve ses düzeni ile NYC
Central Parkta, 250 bin kişiye klasik müzik konseri verilmektedir (lütfen seyredin), burası sessiz bir mahalle arasında ufak bir
park. Bu örnek bile, bu büyüklükteki ses
sistemli bir sahne ve bu büyüklükteki konserlerin ve etkinliklerin burada
olmaması gerektiğinin göstergelerinden biridir.
Konser veya etkinlik, her ne
amaçla olursa olsun, ancak onu izlemeye gelen kişilerin, etkinlik
alanı veya salonu sınırları içinde duyabileceği kadar
bir ses düzeni ile ve çevresel etki yapmadan, medeni ve diğer insanlara ve
yaşam alanlarına saygılı şekilde yapılır.
Özgürlük ancak
başkalarının özgürlükleri ve yaşam hakları ihlal
edilmediği müddetçe özgürlüktür.
İster gürültü olsun ister
sigara içmek olsun, başkalarına zarar verecek şekilde
davranışlar kabul edilemez ve özgürlük değildir, bunu özgürlük
veya hak sanmak cahilliktir, çarpık düşünce ve ilkel bir anlayıştır.
Müzik sesini ille de çevrede herkse
duyuracağız, rahatsız edeceğiz
aldırmayacağız demek en hafif deyişle hatalıdır,
haksızdır, despotluktur, hele bunu yapan ve yaptıran tam tersi
çevre halkının huzurunu ve haklarını koruyup yaşam
kalitesini arttırmakla görevliyse.
Açıkçası, parkı
babalarının malı gibi kullanan, kendi billboardlarına
çeviren firmalara ve düşüncesiz, saygısız, para peşindeki
ses ve sahne düzeni firmalarına ve menajerlere tahsis edip, şehir zaten
gün boyu her köşede bangır bangır çalan sıradan müzikler
ile kulağı sağır edercesine, stadyumdaki ses düzeni
şiddetinde konserler yaptırmaktan, mikrofondan avazı
çıktığı kadar böğüren sunucuların
şımarık ve bet seslerinin çınlattığı, birilerini
popülistçe eğlendirirken sesten, gürültüden, kalabalıktan, trafikten,
kendi sokağına park edecek yer bulamamaktan bezen, şikayetleri
dinlenmeyen çevre sakinlerine yıllardır artarak azap çektiren
anlayış ve uygulamadan farklı bir vizyon ve kültür ile hizmet ve
toplumsal gelişim için bu proje hazırlanmıştır.
Çevre sakinleri yıllardan
beri artarak süregelen hatalı anlayışın, hatalı
uygulamaların, hak, kanun ve yetki ihlallerinin yıllardan beri
cefasını sürdü, başkaları sefasını sürerken ve
bazıları çıkar sağlarken; ve kısaca artık yeter.
Kısacası, toplumuzun,
ruhu ve zihni besleyen rafine sanata, gelişmiş kültüre,
anlayışa ve bunların sunulduğu ve
uygulandığı saygılı ve gerçek anlamada medeni
anlayıştaki ortamlara ve uygulamalara ihtiyacı var.
Bir etkinlik yapılacaksa
bunun sesi sadece bu etkinlik alanının içindeki
katılımcılar tarafından duyulabileceği ama bu
alanın dışında duyulmayacak ve kimseye
rahatsızlık vermeyecek şekilde olmalıdır.
Etkinlik alanının
çevredeki yerleşim yerleri, katılımcı kapasitesi,
katılımcı kalabalığın gürültüsü, topografik
özellikler, çevreye ses yayılımı gibi şartları ve
etkileri doğru şekilde, konu ve görevi ile gerçekten bilgili ve
sorumlu kişiler tarafından, çevrenin huzuru ve düzeni öncelikle göz
önünde bulundurmaları lazımken tam tersi bir tutum ve
anlayış ile etkinlikler ihlalleri ve rahatsızlığı
artan şekilde uygulanmaktadır.
Bildiğiniz gibi, esas konu
çalınan müziğin bazı kişiler tarafından sevilip
sevilmemesi değildir. Ki bazı
kişiler başkalarının hayatını ve çevreyi
nasıl etkilediğini düşünmeden kendi zevk ve sefaları için
saygısızca ve düşüncesizce davranabilmektedirler. Ses
yayını ve kalabalığın sesi çevredekileri etkiledikten
sonra çalınan müziğin türü veya yapılan etkinlik kapsamı
her ne olursa olsun gürültü ve rahatsızlık haline gelir,
kişilerin hak ve özgürlüklerinin ihlali haline dönüşür.
Az açarız, ufak ses
sistemi kurarız, bir kereden bir şey olmaz sözleri ve
düşüncesi ile bugün bu hem kanunları ihlal eden ve hem de çevredeki
sakinlere hayatın zehir edildiği hale geldik. Park, adeta üzerinden
yedi mahalle öteden duyulacak şekilde megafonlarla bangır bangır
yayın yapılan, bize bakın işte hizmet yapıyoruz diye
propaganda yapılan, parti seçim otobüsü haline dönüşmüştür.
Bütün belediyeler yapıyor,
bizim etkinlik alanımız kısıtlı gibi söylemler ve
bahaneler mantıksal yanılgıdır ve popülist
demagojidir.
Şu andaki ses ve sahne düzeni
yıllardır sessiz sakin yaşanan bir mahallenin içine
sokulmuş bir garabettir ve sanatsal ve kültüre bir gudubettir. Kültürel
yozlaşmanın sonucu yaratılan saygısız ve düşüncesiz
toplum için yozlaşmış ucuz sanatın, zorbaca
gösterişidir.
Şu andaki ses ve sahne düzeni
ve etkinlikler dayatması ile yaratılan de facto durum toplumun hak ve
özgürlük algısını da bozmaktadır. Belediyenin çevre sakinlerini rahatsız
etme, huzurunu bozma gibi bir zorunluluğu veya hakkı yoktur, bunu
normalleştirmeye çalışmak ayrıca toplumun
yozlaşmasına ve ilkelleşmesine sebep olmaktır. Belediyeler, tam tersine, huzuru,
sağlığı, güvenliği, çevreyi ve yaşam kalitesini
koruma ve arttırmakla, kanunlara uymakla ve uygulatmakla yükümlüdür; aksi
davranışları denetlemesi ve önlemesi gereklidir.
Mahallemizde belediyenin
yıllardır şikayetleri dışlaması sonucu ve
çoğu beyaz yaka çalışan veya emeklisi mahallelinin
yıllardır iyi niyetli, sabırlı, efendi ve esasen
çaresizlikten bıktırılmış olması,
haklarını bilmemesi, bir kısım kişilerin ağam ne
yaparsa iyi yapar kafasında olması, toplum ve birey bilinci ve
adalet ve saygı bilinci olmaması gibi sebeplerden her türlü
tersliğe katlanması veya aman ters bir durum olur diyerek sessiz
kalması, ve günlük hayat zorluklarından dolayı uğraşmak
istememesi ve örgütlenmemesidir.
Ama adeta
efendiliğimiz ve sessizliğimiz, haklarımızın
çiğnenmesine ve sessiz sakin ve kültürlü bir semtte yaşamanın
sınıfsal bir bedelini ödetmeye varmıştır.
Yerel yönetim ve demokrasi, gerçek
anlamda yerellik uygulamayı gerektirir.
Doğru Yerel yönetim
uygulaması en küçüğünden büyüğünedir.
Önce çevre sakinleri, sonra
mahalle sonra ilçe şeklinde gider.
Gerçek yerel yönetim ve
halkın sesi anlayışı ile, yapılacak olan hizmetin
vatandaşın yaşamına ve çevreye olası negatif etkisi,
vatandaşların istek, talepleri, şikayetleri ve
mağduriyetleri göz önünde bulundurulmalıdır.
Bir kamu kurumunun kendi
denetlemesi ve düzeltmesi gereken hatalı uygulamayı yapması, bu
hatalı davranışı ve uygulamayı kitlelere
normalleştirip, bunu bir hak ve özgürlük gibi göstermek, bu hatalı
uygulamadan dolayı rahatsız ettikleri ve özgürlüklerinin ve
haklarının ihlal ettikleri kişilerin
rahatsızlıklarını dile getirip şikayet ettikleri
zaman, mağdur olanlara tepki gösteren hak, özgürlük, saygı, kültür
algısı bozulmuş ve egoist bir karşı toplum kitlesi
yaratmak en büyük hatadır; toplumsal adalet, saygı, düzen, ve anlayışın
bozulmasına ve daha da yozlaşmasına sebep olur.
Parkta gösteride ismini duyurmak
reklam yapmak için para harcayan şirketler, bunun yerine,
gerçekten halka iyilik ve topluma
hizmet ve geri verme amaçları var ise,
öyle şaşalı,
ünlülerle sahnede fotoğraf çektirilen, magazin sayfasında gündem
olmayacak,
gerçek topluma katkı
projelerine destek verebilirler.
Örneğin,
·
Belediyenin yaşlılara bakım ve yemek
programı için para ve ekipman yardımı yapabilirler.
·
Yaşlılara, hareket ve yürüme zorluğu çekenler
için, kendilerine yetebilmeleri, hareket kabiliyetlerini arttırmak,
başkalarına bağımlılıklarını azaltmak
için fizik tedavi, beslenme uzmanı olan gezici klinik,
·
Yaşlı ve engelli semt içi ulaşım minibüsü,
·
Göz tarama otobüsü ve ekipmanları
bağışlayabilirler,
·
Sigara bırakmaya yardım programlarına destek
olabilirler.
·
Gezici veteriner minibüsü temin edebilirler.
· Ve, tabii ki bu park
projesine destek olabilirler (ama şu andaki düşüncesizlik, saygısızlık,
görgüsüzlük, egoistlik ve adeta topluma vandallıkla değil)
Bu sanat ve kültür projesi, hem
bazı televizyon kanallarından, televizyon ve sosyal medyada kitlelere
seslenen bazı tanınmış ve saygı gören gazeteci,
sanatçılar, profesörler, bilim ve kültür insanlarından ve çevre
sakinlerine, destek görebilecek bir projedir.
Popüler ve sabun köpüğü müzik
ve kavramlar dışında, gelişmiş ve rafine sanat ve
kültür bilgisi ve anlayışına sahip olmayan ve gelişime ve
gelişmişliğe, kendi fazla gelişmemiş zevk ve
vizyonsuzlukları ile bahanelerle karşı çıkmak isteyecekler
olacaktır.
Ayrıca, bazı sebeplerden
kendi çıkarlarına dokunacağını düşünerek
karşı gelebileceklere ve şu anki gerçek kültür ve sanat
vasfından uzak ve kanunları çiğneyen ve verdiği rahatsızlıklar
ile çevre sakinlerinin haklarını uzun zamandır ihlal eden
kullanım şeklini korumak isteyen egoist kişilere karşı
da bu süregelen problemin anlaşılması ve anlatılması
için bu alandaki köklü sanatçılar ve rafine fikir önderi kişilerden
ve medya ve sosyal medya üzerinden de bu bir toplumsal değişim ve
gelişimi amaçlayan sanat ve kültür projesine destek alınabilir.
Bu projeyi, vatandaşlık ve
medeniyet bilinci gelişmiş bir kişi olarak,
oturup şikayet etmek yerine, bilgi
ve kültür birikimim ile doğduğum ülkeye katkıda bulunabilmek
için hazırladım.
Sade bir vatandaş olarak,
Atatürkün Türk milletine
yaraşır gördüğü gibi,
Martin Luther King Jr.in Bir hayalim
var (I Have a Dream) demesi gibi,
Türkiye Cumhuriyetinin halkının
çağdaş ve ileri bir seviyeye gelmesi benim hayalim.
Ama hayal ile olmuyor,
toplumu ileri taşımak için katkı
vermek lazım, insan için, insanlık için.
Türkiyede yapılmaz, Türkiyede
tutmaz demek yerine, önce yapalım.
Yıllar içinde, birçok toplum her
bakımdan gelişirken, biz birbirine saygısı olmayan,
sağduyusuz, bilgiye değil cahilliğe, gerçeğe değil
batıla inanan, kaba kuvvete ve kolay paraya tapan, korku ile saygıyı
ayıramayan, düşüncelerini doğru düzgün anlatamayan,
okuduğunu ve duyduğunu anlamayan, kesinlikle dinlemeyi bilmeyen,
merakı ve araştırma yetileri olmayan, sporun esas amacı
olan sportmenliği bilmeyen, kendi haklarını bilmeyen ve
aramayan, kültürsüzleşmiş, pasif agresif ve tepkisel bir toplum
haline gelmiş olduğumuzu üzülerek gözlemliyorum.
Bizler en iyisi olabiliriz ama önce iyi
olmamız lazım.
Yeter ki, cesur olalım. Kendimize dürüst
olalım. Farkında olalım.
Farklı olmaktan korkmayalım.
Davranış, düşünce ve
uygulamalarımızla çözümün bir parçası olalım, örnek
olalım ve tutarlı olalım.
Kısa ve kırılgan
hayatlarımızı yüzeysel değil, iç mutluluğu ile
yaşayalım ve yaşatalım.
Kendinizi geliştirelim,
başkalarını da geliştirelim, merdiveni el vererek birlikte
çıkalım.
Fikri Hür ve Vicdani Hür bir halk için
önce bilgi ve kültür sahibi olalım ki, fikrin ve vicdanın doğru
gelişimine katkıda bulunalım, politik ve diğer ideolojiler
ve çıkarlardan kirlenmeden.
Bu arada,
Yazdıklarımın bazı
bölümlerinde bahsettiğim uygulamalardaki hatalar ve bunların yol
açtığı etkilerin ve eleştiriler, bilmeyen ve
yaşamayanın sert olduğunu düşünebileceği vurgular,
birilerini kırmak, yargılamak, hakaret veya başka art niyetle
değildir.
Bu tepki ve eleştiriler,
yıllardır yanlış anlayış ve uygulama ile
ısrarla artarak yapılan etkinliklerin ve düzenlemenin ve
insanların seslerine kulak tıkamanın sonucudur.
Lütfen alınmayın ve hem kendi
ve hem de kurumsal tutum, davranış, bilgi, anlayış ve
uygulamaları sorgulayın. Yazılanları, kendinizi ve kurumu
daha iyiye ve doğruya gelişmesi için yapıcı bir eleştiri,
gözlem ve öğüt olarak almanızı rica ederim. Empati kurarak ve adeta
dışarıdan bakarak anlamaya çalışın. Negatif algıya ve karşıt bir tavra
kapılmayın, çünkü gerçekleri yansıtan eleştirilerin ve
projeyi yazmamın amacı bu değil.
Burada yapılan eleştiriler
yapıcılık amaçlıdır ve kendi içlerinde
yapıcı ve geliştirici öneriler ve yol göstermeler
bulundurmaktadır. Bu sebeple bu kadar detaylı ve aynı zamanda
bilgi verici bir proje hazırladım.
Sizleri tanıma fırsatım
olması ile, kişiliklerinize ve emeğinize saygım ve iyi
niyetinize inancım tamdır.
Amaç bağcıyı dövmek
değil, amaç beraber bağ dikmek ve sonra beraber keyifle üzüm yemek, sanat
eşliğinde ve medeni kültürlü bir toplum ve yaşam içinde.
Hepimiz
yaşadığımız her gün bir önceki günden daha iyi
olabiliriz.
Bu projenin son sözü olarak, filozof Friedrich Nietzschenin
sevdiğim gelişim, cesaret ve vizyon için motivasyonel iki sözünü
paylaşmak istiyorum ama öncesinde sizlere ileri sanatın topluma etkisine
bir örnek vermek istiyorum.
Nietzschenin, Avrupadaki bilimin
yükselişine dayanarak, Fars din tarihinden kurguladığı İşte
Böyle Buyurdu Zerdüşt (Thus Spoke Zarathustra -1883) romanından
Richard Strauss 1896 yılında, klasik
müziğin baş yapıtlarından olan;
aynı zamanda Stanley Kubrick'in 1968
yılı yapımı, sinemanın baş
yapıtlarından Bir Uzay Macerası (2001: A Space Odyssey)
filminin ana müziği olmuş, ve o filmin muhteşem ve unutulmaz
açılış sahnesi 'İnsanlığın
Şafağı' ('The Dawn of Man') ile dünya kültürel mirasına 100 yıl sonra ikinci
kez kazanılmış ve kazınmış;
Also
sprach Zarathustra eserinden "Sunrise" preludeu yazmıştır.
Bu proje hayata geçirildiğinde,
parkın açılışında, bu çağlar arasında
kültürel köprü olan ve parkın konseptine en uygun ve evrensel baş
yapıt eser ile yapmanın müthişliğini hayal edin. (Ve,
bir gün bu eserin yukarıdaki konser videosunda çalan çocuklar gibi bizim semtimizin,
şehrimizin ve ülkemizin çocukları da verebilsin bu konseri her sene)
Bu yukarıdaki örnek, üç ayrı
dehanın üç ayrı sanat dalında, tarihi din mitolojisi bir hikayeden
başlayan ve toplumun güncel dinamiklerini sentezleyerek, birbirlerinin
eserlerinden etkileşimle, kilit-taşı gibi taçlandırarak,
özgün ve adeta zincirleme başyapıtlar yaratması ve bunların
günümüzdeki etkisi.
İşte bu üç eser, ileri sanatın,
rafine kültürün, bilginin ve bunların yarattığı dehaların
asırlar ötesine uzanan kelebek etkisidir.
Bir kelebeğin kanadını
çırpmasının oluşturduğu minicik hava
akımının daha ileriki bir zamanda, uzaktaki bir
kasırganın oluşumunu ve yönünü etkilemesi metaforunda
olduğu gibi.
Size, boş bir vizyon veya
hayal değil, elle tutulabilir ve dünyada yaşamsal ve toplumsal örnekleri
olan, uygulanabilir bir proje sunuyorum, etkileri toplumda algı,
düşünce ve davranışta dahi değişim yaratabilecek.
Ve Friedrich Nietzschenin sözleri
ile;
Bir gün uçmayı öğrenmek
isteyen kişi önce ayakta durmayı, yürümeyi, koşmayı,
tırmanmayı ve dans etmeyi öğrenmelidir; kişi uçmaya uçamaz.
- Friedrich Nietzsche
"Ne kadar yükseğe uçarsak
uçamayanlara o kadar küçük görünürüz." - Friedrich Nietzsche
Bu sözlerden yola çıkarak, size
diyorum ki,
Gelin uçmayı öğrenelim hep
beraber, önce ayakta durarak ve sonra dans ederek
ve bırakın küçük görsünler yerdekiler
bizi, ama biz gökyüzünü sunalım insanlarımıza.
Desteğinizi umarak,
Zamanınız
için teşekkürler,
Mert Yelkencioğlu
Ne Mutlu Türküm
Diyene- Gazi Mustafa Kemal Atatürk
İstanbuldaki Üniversiteler
·
İstanbul Nişantaşı Üniversitesi
Konservatuvarı
İstanbul
dışında diğer illerdeki Üniversiteler
Konservatuar tiyatro ve oyunculuk bölümü olan üniversiteler:
İstanbuldaki Üniversiteler
İstanbul
dışında diğer illerdeki Üniversiteler
Konservatuar bale bölümü olan üniversiteler:
İstanbuldaki Üniversiteler
İstanbul
dışında diğer illerdeki Üniversiteler
3.
Fazıl Say
5.
İKSVDEN Leyla
Gencer Anısına Bir Belgesel: LEYLA GENCER: LA DIVA TURCA // Türkçe
Altyazılı
6.
Murat Karahan - * ihl orkestrasi
9.
Türk Beşleri - Atatürk Ansiklopedisi- Atatürk Kültür, Dil ve Tarih
Yüksek Kurumu
10. Cemal Reşit Rey
12. Bale - Akademi Sanat Merkezi Bale - Kuğunun Ölümü
13. BALE SANATÇISI - MERİÇ SÜMEN - CUMHURİYETİN
YÜZLERİ #3 - İBB TV
14. Tan Sağtürk
15. İlhan Erşahin
16. Elif Çağlar
18. Karsu Dönmez
20. Cem Yılmaz
21. Ata Demirer
23. Klasik Müzik konserlerinin
24. köprü altı geçitlerdeköprü
altı geçitlerde müzik
25. Trompet
26. şarkı söyleyen
28. East Park Band Shell - Mason City, Iowa,
29. Naumburg Bandshell Central Park New York
30. konserler sırasında helikopter uçuşlarına
kısıtlama, NY Central Park
31. Hatch Memorial Shell Boston
33. Parka piyano
34. Türk milli satranç sporcusu Yağız Kaan
Erdoğmuş
35. 4. Levent Mahallesi Bedri Rahmi Eyüboğlu Mozaikleri
36. Türk sanatının 6 önemli temsilcisinin mozaiklerine
sahip çıkalım
37. Flashmob Waltz n2 de
shostakovich- Plaza de Abastos de Pontevedra
38. Vivaldi Four Seasons: Spring (La Primavera)
39. Mari Samuelsen: Vivaldi - "Summer" from Four Seasons
40. Antonio Vivaldi - Four Seasons *Autumn* - Frederieke Saeijs
41. Vivaldi's
The Four Seasons (Le Quattro Stagioni) Chloe Chua 11 years old
42. Mozartin Rondo alla Turca
44. Dave Brubeckin Rondo à la Türk
45. Cemal
Reşit Reyin - Sarı Zeybek
46. Tosca operasından E lucevan le stelle
47. yıllarca
Atatürkün yanında çalan bu orkestranın şefliğini yapan
Enver Kapelman'ın anıları
50. Nasıl Vals ve Tango sevdiğini, Atatürkün
51. Bando Es Es - kuruluş amacı
52. yozlaştırıcı - ARŞİV ODASI: Suna
Kan, Gürer Aykal ve arabesk, 1983 - BBC TÜRKÇE
53. NYC
Central Parkta, 250 bin kişiye konser
54. Friedrich Nietzsche Alman filozof
55. Richard Strauss, Zerdüşt Böyle
Buyurdu
56. Bir Uzay Macerası (2001: A Space Odyssey)
açılış sahnesi 'İnsanlığın
Şafağı' ('The Dawn of Man')
[1] Yukarıdaki linkindeki
konser videosunda, dünyanın en önemli ve en saygı gören
müzisyenlerinden Yo-Yo Manın
Manhattan, New Yorkta ki #CultureConnectsUs müzik projesine
katkıda bulunan dünyanın birçok ülkesinden onlarca müzisyene yer
verdiği bu videosunun sonunda yer alan sanatçılar listesinde
Türkiyeden sadece bir (1) sanatçımız çellist Sayın Jülide Canca Eke var. Bu bile üzücü bir
gösterge dünyanın evrensel saygın müzik, sanat ve kültür toplumundan
ne kadar uzak ve izole olduğumuzu.